Röportajlar
Harun Yıldızlı: ‘Halkımız bu dönemde kaderine terk edildi’
Halk sağlığına ve toplumsal yaşama ağır darbe vuran pandemi süreci, Türkiye ekonomisini de derinden etkiledi. Pandemi ile geçen son 1,5 yılda binlerce işletme kapandı, yoksulluk ve işsizlik arttı. Son bir yılda hükümet tarafından pek çok destek paketi açıklandı.
Ancak DİSK-AR tarafından hazırlanan araştırma raporuna göre, Türkiye Covid-19 döneminde dünya genelinde halka en az nakdi destek veren ülkelerden biri oldu. İçinde bulunduğumuz süreci CHP Kocaeli İl Başkanı Harun Yıldızlı gazetemize değerlendirdi.
*Dünya genelinde hem sağlık hem de ekonomik anlamda zor günlerden geçiyoruz. Bu süreci ülke olarak ekonomik anlamda nasıl yönettik sizce ? Yapılması gerekenler neler olmalıydı?
Yönetimin kötü olduğunu tüm toplumumuz zaten yaşam standartlarının düşmesi, alım gücünün zayıflamasıyla hissediyor. Pandemi ile birçok işyeri kepenk kapattı, iflas ilanını açıkladı, binlerce kişi işsiz kaldı, herkesin geçim kaynağını sağladığı geliri ya eridi ya da azaldı. Bunu bir 2020 yılı Mart ayında başlayan pandemi sürecinde halkın gelir kaynakları kesilirken, devlet yine vatandaşlardan vergi, kira, stopaj, fatura gibi ödemelerini yerine getirmesini istedi. Hem de bu ödemeler üzerine zam bindirilerek yapıldı. Bazı dönemlerde ödemeler birkaç aylığına öteledi. Silinmedi. Ötelenen ödemeler de vakti geldiğinde faizi ile alındı. Cumhurbaşkanı’nın bizzat açıklayarak çağrı yaptığı “Biz Bize Yeteriz” adlı kampanya ile böylesine bir süreçte halkına bakması gereken merciler halktan para istedi.
‘HALKIMIZ NE YAZIK Kİ BU DÖNEMDE ADETA KADERİNE TERK EDİLDİ’
Bakan Selçuk 2020 yılı Temmuz ayında toplanan bağış rakamını 2 milyar 30 milyon olarak açıklamıştı. Bu para nereye nasıl harcandı? Cumhuriyet Halk Partili belediyelerimiz ihtiyaç sahipleri ile ihtiyaçları karşılamak isteyenleri buluşturarak fatura ödemeleri gibi bazı giderleri aracısız karşılamak için bağış aldı. Devlet bu hesaplara da el koydu. ‘Ekonominin kötü olduğuna inanmıyorum’ diyen bir aklın canıyla cüzdanı arasında sıkışan vatandaşa sahip çıkmasını zaten bekleyemeyiz. Halkımız ne yazık ki bu dönemde adeta kaderine terk edildi. Yapılması gerekenler öncelikle 5’li çete gibi yandaş iş adamlarının borçlarını silmek değil, halkın vatandaşın borçlarını silmekti.
‘TELEVİZYONLARDA SÜREKLİ YARDIM YAPTIK DENİLİYOR’
Bu borçları eğer silemiyorlarsa hiçbir şart, koşul aranmadan her haneye en az 3’e aylık dönemlerde 5 bin TL’lik maddi yardım verilmeliydi. Televizyonlarda sürekli yardım yaptık deniliyor. Ancak bizler esnafa, vatandaşa soruyoruz bize gelmedi diyorlar, gelenin de zaten yetmediğini söylüyorlar. Bakanlık tarafından herkese dağıtıldığı söylenen bin TL’lik yardımı koşulları karşılamadığı gerekçesi ile alamayanlar var. Televizyonda, gazete demeçlerinde yardım rakamlarını okuyoruz ancak sokağa çıkıp sorduğumuz da kimseye ulaşmadığını öğreniyoruz. Ekonomimiz çok iyi, doların yükselişi ile Türk Lirası değer kaybetmedi diyenler lüks hayatlarına devam ediyor. Varlık fonunu eritilmeseydi, merkez bankasının dolar rezervindeki 128 milyar doların kaybolmasaydı, lükse şatafata halkın vergisi harcanmasaydı pandemi gibi olağanüstü bir dönemde devlet halkına bakabilirdi.
*Bu süreçte belediyelerin sağlamaya çalıştığı destekleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin bağış hesaplarına bloke konulmasının tek sebebi zaten, iktidar sahiplerinin ellerindeki bol kaynağı halka harcamadıklarının ortaya çıkması korkusuydu. Bu blokeye rağmen Cumhuriyet Halk Partisi’nde olan belediyeler örnek yardımlaşma kampanyalarına imza attı. İhtiyaç sahipleri ile ihtiyaçları karşılamak isteyenleri buluşturdu, buluşturmaya da devam ediyor. Bakın en basit örnekle açıklamak istiyorum. Herkesin hayatına bir zorunluluk daha girdi mesela, maske. İnsanların artık bir de maske masrafı çıktı.
‘CHP’Lİ BELEDİYELER MASKE ÜRETİP, VATANDAŞA ÜCRETSİZ MASKE DAĞITTI’
Her gün birkaç kez değiştirmek gerekiyor. İktidar sahipleri bu süreçte takılması zorunlu hale gelen 5 maskeyi dağıtamazken, Cumhuriyet Halk Partili belediyeler maske üretim atölyeleri kurarak hem sağlık çalışanlarına, hem esnafa, hem vatandaşa ücretsiz maske dağıttı. Peki neden? Çünkü belediyeler de halktan vergi alıyor. Vatandaşın parasını alan belediye, bu zor zamanda vatandaşa elbette yardım eli uzatacak. Hatırlarsanız bazı büyükşehirlerimizde sahra hastaneleri kuruldu. Gerek yok diyerek bunları kapattılar. Sonrasında ise yoğun bakımlarda yer olmadığı için geri yollanan onlarca kişi hayatını kaybetti.
*Bir parti il başkanı olarak bu süreci en az hasarla atlatmak adına çözüm önerileriniz neler olurdu?
Bizler pandemiye rağmen her gün sokaktayız. Çünkü önemli olan kötü günde vatandaşın yanında olmak. Vatandaş bize ne iletiyorsa, bizler de o sorunları gündeme taşıyoruz. Çözüm önerilerimizi zaten sürekli gündeme getiriyoruz. Genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu kendisine 81 ilden iletilen sorunları tüm dinamiklerle bir araya getirerek oluşturdukları çözüm önerilerini paylaşıyor. Bunu tek başımıza yapmıyoruz, vatandaşların, sivil toplum kuruluşlarının, farklı sektördeki temsilcilerin görüşlerini alarak ile yapıyoruz.
‘BİZ HALKIN OLAN, VATANDAŞIN HAKKI OLAN HER ŞEYİN PEŞİNDEYİZ’
Saray camından kafa uzatıp ‘Hadi bu da böyle olsun’ demiyoruz. Daha önce sorduğunuzda da belirttim. En basit olarak, yandaşların milyarca dolar borcu silindi, ödemelerden muaf tutuldu. Bunlar nasıl yapıldı? Halkın vergileri ile. Bu paralarla halkın borçları, ödemeleri ertelenemez miydi? Bakın kayıp olan 128 milyar dolardan bahsettik. Dolar 8 TL’nin üzerinde şu an ama biz 8 den hesaplayalım. 128 milyar doları 82 milyon vatandaşa bölüştürdüğünüzde kişi başına düşen pay 12 bin 487 TL. Bu halkın parası nereye gitti? Biz halkın olan, vatandaşın hakkı olan her şeyin peşindeyiz.
*Kocaeli’nin sanayi kenti olmasını kentin ekonomisi açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
1 milyon 997 bin 258 vatandaşımızın hem doğduğu hem doyduğu şehir olan yerdir Kocaeli. 12 ilçesindeki 14 adet organize sanayi bölgesi, 5 adet teknopark, 2 adet serbest bölge, Türkiye’nin en büyük 500 firmasından 79’unun yer aldığı 3 bini aşkın fabrika, 35 liman ve iskele, 472 mahallesi ile hem emeğinin hem sanayinin başkenti olarak anılıyor. 2019 TUİK verilerine göre Türkiye’yi doyuran Kocaeli’nin yoksulluk oranı yaklaşık yüzde 9’du. Kocaeli ilinde işgücüne katılım oranı %48,2.
‘GELİR DAĞILIMINDA BÜYÜK BİR ADALET EŞİTSİZLİĞİ VAR’
İlin istihdam oranı %41,6 ile %43,0 olan Türkiye ortalamasına yakın seyir ediyorken, ilin işsizlik oranı %13,8 ile %11,9 olan Türkiye geneli işsizlik oranının çok üstünde. İstanbul’a yakın olması ve Ankara, İzmir, İstanbul, Bursa gibi metropoller arasındaki karayolu ulaşımında Kocaeli’nin tek alternatif olması yatırımı da teşvik ediyor. Bu bir gerçek. Ancak Kocaelili hissediyor sanayinin başkenti olduğunu? Ekonomik sıkıntıları sebebi ile her gün yeni bir vatandaşımızın Kocaeli’de intihar ettiği haberi ile güne başlıyoruz. Demek ki gelir dağılımında büyük bir adalet eşitsizliği var. Türkiye’ye bakan Kocaeli kendi vatandaşına bakamıyor ne yazık ki.
* Bir yanda artan işsizlik diğer yanda kepenk kapatmak zorunda kalan esnaf.. Tablo oldukça ağır görünüyor. Sizce çabuk toparlanabilmek adına neler yapılmalı?
İlk olarak israf musluklarının kapatılması lazım. Kocaeli’deki kamu israfını defalarca dile getirdik. 2016 yılında Ankara’daki düzenlenen bu toplu açılış töreninde Tepeköy Göleti maaliyetinin 12 milyon 643 bin TL açıklandı. Göletteki yapım hatası sebebi ile su kaçağı var. Biz bu konuyu gündeme taşıdık. Bu kez geçtiğimiz aylarda tekrar dipsavak için ihale ettiler. Çayırova’daki 1.5 milyonluk uçak park faciasını zaten duymayan kalmadı. 3 yıl önce Darıca Belediyesi Orman İşletme’den aylık 12 bin TL’ye kiraladığı alana hiçbir işlem yapmadan 1 milyon 150 bin TL’ye giriş kapısı yaptırdı. Alan atıl.
‘ESNAFA KREDİ DEĞİL, GERİ ÖDEMESİZ DESTEK VERİLMESİ GEREKİYOR’
Bu örnekler çoğaltılabilir. Belediyeler ve ilgili bakanlıklar bu kamu israflarına harcayacakları parayı küçük esnaftan başlayarak desteğe dönüştürmeli. En büyük hatalardan biri de pandemide vatandaşa yasak varken, esnaf kapalıyken iktidar sahiplerinin yaptığı kongreler, düğünler, tanıdık esnafların restoranlarında toplantılar ve bu organizasyonlara harcanan paralar oldu. Esnafa kredi değil, geri ödemesiz destek verilmesi gerekiyor. 5’li çeteye tanınan ayrıcalıklar kesilir, yandaş kayırma bitirilir, yazlık kışlık saray inşaatları durdurulur, saray savurganlığı bitirilirse Türkiye kendi vatandaşına bakar.